Eve İcra Gelirse Ne Alır?
Hayat, bazen ödeme hatırlatmalarıyla dolu bir yolculuk gibi. Bazen cebimizde “yeterince var” dediğimizde, bir anda “icra geldi!” yazısını görüp gerçeklikle yüzleşmek zorunda kalıyoruz. Evet, evimize icra gelirse ne alır diye merak ediyor musunuz? Endişelenmeyin, bunu biraz mizahi bir bakış açısıyla ele alacağız. Hem erkeklerin stratejik, hem de kadınların empatik bakış açılarını harmanlayarak, eve gelen o icra memurunun ne alacağına dair küçük bir tespit yapalım. Hadi başlayalım!
Erkekler: “Hadi, Önce Şu Değerli Eşyaları Kurtaralım!”
Erkeklerin çözüm odaklı yaklaşımını çok iyi biliyoruz. Eve icra geldiği an, en önce televizyonu, bilgisayarı ve araba anahtarlarını güvence altına almayı düşünüyorlar. “Kardeşim, bu kadar işin gücün arasında biricik bilgisayarımın gitmesine izin vermem!” diyeceklerdir. Bilgisayar da ne? Muhtemelen içinde gizli dosyalar var, ya da çocuğun okul ödevleri… Bir bakmışsınız, evde kalan tek şey eski bir sandık ve birkaç hasar almış koleksiyonluk figür.
Çünkü, “Bunlar maddi değeri yüksek şeyler!” diye düşünürken, icra memuru sizi “Yatak odasında neler var, biraz oraya da bakayım” diyerek adeta içeriye dalıverir. Ancak erkeklerin gözünden kaçan bir şey var; eğer icra memuru kadınsa, onun yaklaşımı biraz daha farklı olacaktır.
Kadınlar: “Bunların Hepsi Benim İçin Anlamlı!”
Kadınlar ise bu durumda biraz daha duygusal yaklaşır. Çünkü icra memuru kapıyı çalmadan önce, zaten aklında bazı şeyleri sırasıyla yerleştirmiştir. “Bunları satmak yerine, hadi şunu şuraya koy, belki tekrar kullanırız,” gibi klasik cümlelerle ne kadar değerli olduğunu düşündüğü eşyaları toplayacaktır.
Kadınlar, evin düzenini korumaya ve her şeyi anlamlı kılmaya çalışırken, evdeki her şeyi bir anlam yükleyerek, “Bu eski masa annemin bana bıraktığı şeydir!” diye anlatabilirler. O eski halı, belki biraz yıpranmış ama “benim en sevdiğim halıdır!” derken, icra memuru bir yandan şüpheyle bakarken, bir yandan da kadının insani yaklaşımını takdir eder.
Kadınlar, her şeyi ilişkilerle bağdaştırarak inceler. “Bu küçük hediye kutusu, yıllar önceki doğum günümdendi!” deyip, duygusal bir anı çağırırken, erkeğin “Ya bu kutu da gitsin, anlamı yok!” diyerek cebinden bir iki yudum daha içmeye çalıştığını fark etmeniz an meselesi. Kadınlar, “Hayır, bu kutu gitmez!” diyerek evin en değerli eşyasını korumaya çalışırken, erkeğin tek derdi “Bunu satıp bir şeyler alabilir miyiz?” olmaktadır.
İcra Memurunun Seçimi: Neye Gülümser?
İcra memuru geldiğinde, karşımıza genellikle eski eşyalardan biri çıkar. O eşyaların özelliği nedir? Her biri, bir şekilde “önemli” olan ve “bunu saklarsam bir gün değer kazanır” diye düşündüğümüz şeylerdir. Belki bir kaç eski kitap, belki de koleksiyonluk eski bir model telefon. Ama ne yazık ki, icra memuru bunları “çöp” olarak görebilir. O kadar çok şey var ki, icra memuru bunların hiçbirine gülümsemeden bakabilir.
Ancak, işin komik kısmı şu: Ne kadar değerli olursa olsun, her şeyin sonunda kaybolacak olması. Öyle bir durum ki, biri “Bunun değeri 100 bin lira” dese de, diğerinin “Ama 100 bin lira ediyordu” diye anlatmasına gerek kalmadan, icra memuru o kıymetli kolyeyi de alacak. O da ne! Geriye sadece boş bir raf kalacak.
Sonuçta: Evde Neler Kalmış Olur?
Evet, icra memuru eve geldiğinde, sonrasında geriye ne kalır? Birkaç eski ayakkabı, hiç de şık olmayan bir halı, belki birkaç kitap ve hatırlatmak gerekirse; o çok kıymetli ama kimseye anlatamadığınız eski bir fotoğraf çerçevesi… Erkekler bir bilgisayar, kadınlar ise duygusal eşyalar derken, ikisinin de bir arada kaybolan birkaç hatıra ile biten günleri olur.
Evet, bu yazının sonunda şunu söylemek gerek: Eve icra gelirse, olan biteni biraz mizah gözüyle ele almak, arada gülümsemek ve hayattan biraz olsun keyif almak önemli. Ama tabii, her zaman para işlerini düzgün halletmek gerek. Ne de olsa, ne kadar kıymetli eşyalarınız olursa olsun, bazen en değerli şeyler, gülümseyerek bakmak olabiliyor.
Sizin Evinizde Neler Giderdi?
Evinizde icra geldiğinde ne olurdu? Hangi eşyalarınıza göz yaşı döker, hangilerini “bu da gitsin” diyerek elden çıkarırdınız? Yorumlarınızı bekliyorum, gelin hep birlikte gülümseyelim!